Genel Tekrar - 5

Osmanlı Devleti’nin padişahlarından II. Mahmut’un bu sözlerine göre;

I. Laiklik anlayışına uygun bir tavır sergilemiştir.
II. Vatandaşlar ülke yönetiminde seçme ve seçilme hakkına kavuşmuştur.
III. Osmanlı Devleti’nde vatandaşlar inanç konusunda özgür bırakılmıştır.

Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde çok önemli demokratik gelişmeler yaşanmıştır.

Demokratik devletlerde aynı fikirlere sahip olan insanların bir araya gelerek hareket etmesi ve farklı siyasi düşüncelerle kendilerini ifade etme imkanı bulabilmesi önemlidir. Halk sağlanan demokratik ortamla farklı seçenekler içerisinden tercihini yaparak demokrasiye katkı sağlamış olur.

Halkla İlişkiler Uzmanlığı kuruluşlarla halk arasındaki ilişkileri güvene dayalı olarak geliştirmeyi amaçlar. Üniversitelerin iletişim fakültelerinin halkla ilişkiler ve tanıtım bölümü mesleğin eğitimini vermektedir. Basın danışmanlığı, insan kaynakları, protokol ve tanıtım işleri gibi alanlar iş olanakları arasında yer alır.

Atatürk; “Demokrasi ilkesinin en çağdaş ve mantıki uygulamasını sağlayan hükümet şekli cumhuriyettir.” demiştir.

Buna göre;

I. Muhalefet partilerinin kurulması
II. Saltanatın kaldırılması
III. Halifeliğin varlığı

Otomobilindeki lekeleri titizlikle temizleyen Semih Bey kullandığı temizleyicinin bazı kirleri çıkartmadığını fark etmiştir. Bunun üzerine Semih Bey televizyondaki reklamlarda farklı bir markanın bu konuda daha iyi olduğunu izleyince marketten o ürünü satın almıştır.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Noel Yortusu sebebiyle bir mesaj yayınlamıştır. Mesajında “Farklı mezhep, gelenek ve kiliselere mensup Hristiyan vatandaşlarımızın kendi inançları doğrultusunda kutladıkları Noel Yortularının yardımlaşma ve dayanışma ikliminin gelişmesine vesile olmasını diliyor, başta Hristiyan vatandaşlarımız olmak üzere tüm Hristiyan âleminin Noel Yortusu’nu tebrik ediyorum.” demiştir.

TBMM milletvekillerini mesleki açıdan değerlendirdiğimiz zaman, ülkenin farklı kesimlerinin Meclis’te temsil edildiğini görürüz. Milletvekillerinden %46,9’unun devlet memuru; %14’ünün avukat, gazeteci, doktor, bankacı ve mühendis; %18,9’unun çiftçi, tüccar ve aşiret reisi; geri kalan %11,2 ’sinin müftü, müderris ve şeyh olduğu görülmektedir.

Demokrasinin beşiği olarak kabul edilen eski Yunan medeniyetinde Atina’da halk yurttaş, yabancı ve köle şeklinde üçe ayrılırdı. Fakat sadece yurttaş sınıfı erkekler, halk meclisine katılabilirdi.