10. Sınıf : Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi - 1. Ünite : Allah - İnsan İlişkisi Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Allah’ın (c.c.) hoşnutluğunu kazanabilmek, son peygamber Muhammed’e (s.a.v.) tabi olmakla mümkündür. Yine Allah’ın (c.c.) gönderdiği son İlahî kitap Kur’an’a tabi olmak, onu okumak ve anlamakla gerçekleşir. Yüce Allah, insanın kendisiyle irtibat kurmasından hoşnut olur.
Bu parçadan;
I. İnsanın, Kur’an okuyarak Allah (c.c.) ile irtibat kurduğu
II. Kur’an’ın hem okunması hem de anlaşılıp yaşanması gerektiği,
III. Kur’an'ın ilkelerine uymanın Allah’ın (c.c.) hoşnutluğunu kazandırdığı
Sevginin en yücesi Allah (c.c.) sevgisidir. İnanan insan Allah’ı her şeyden daha çok sever. Onun koyduğu sınırlara saygı gösterir. Öğüt ve uyarılarını dikkate alır. Allah (c.c.) sevgisi insanı aynı zamanda peygamber sevgisine yönlendirir.
Kim doğru ve yararlı bir iş yaparsa kendi iyiliği için yapmış olur ve kim de kötülük işlerse kendi aleyhine işlemiş olur. Allah hiçbir zaman kullarına haksızlık yapmaz." (Fussilet, 41:46)
İnsanoğlu soyutu kavramakta çoğu kere güçlük çeker. Bu yüzden her duyduğu yeni şeyi zihninde somutlaştırmak ister. Onun mahiyetini kavramak için daha önce gördüğü, bildiği, yaratılmış ve kainatta mevcut olan bir varlıkla onu kıyas eder, ona benzetmeye çalışır. Allah’ın (c.c.) zatını düşünen insan da onu bir şeylere benzetmeye çalışmıştır. İnsanoğlunun ilah zannedip somutlaştırdığı her sahte ilahın insanın bildiği bir nesneye benzetilmesi bu yüzdendir. Oysa Allah’ın (c.c.) eşi benzeri olmadığından, Allah (c.c.) hakkında hatırımıza ne gelirse gelsin o yanlıştır, hatadır.
İnsan dua ile dileklerini aracısız olarak Allah’a iletmekte ondan yardım istemektedir, insanların duaya yönelişinde gelecek endişesi, günahlarını affettirme ümidi, sevdiğine kavuşma isteği, hastalık ve tehlikeli durumlarda yardım ve güvenlik isteği gibi sebepler rol oynamaktadır. Kur’an-ı Kerim’de, Allah’ın (c.c.) kendisine dua edilmesini istediği ve dua edenin duasına karşılık verileceği ifade edilmektedir.
Tövbe, bilerek veya bilmeyerek, açıktan veya gizlice işlenmiş günahlardan, hatalardan ve kusurlardan pişmanlık duymak onları bir daha yapmamaya niyet etmek ve yeniden ayni yanlışlara düşmemek için çaba göstermektir.
"Sözünüzde durmanız, kötülükten sakınma ve insanların arasını düzeltmeniz için, Allah'ı yeminlerinize hedef veya siper edip durmayın. Allah, her şeyi işitir ve bilir."(Bakara, 2:224)
"Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki eresiniz." (Hucurât, 48:10)
Dua, insan ile Allah arasında irtibat kurma yollarından biridir. İnsan, dua ederken Allah’ın kendisini işittiğinin bilincindedir. İnsan dua ile dileklerini aracısız olarak Allah’a iletmekte ondan yardım istemektedir. İnsanların duaya yönelişinde gelecek endişesi, günahlarını affettirme ümidi, sevdiğine kavuşma isteği, hastalık ve tehlikeli durumlarda yardım ve güvenlik isteği gibi sebepler rol oynamaktadır. İnsan, zor durumlarda Allah’ı hatırlayarak güçsüzlüğünü hisseder ve Allah’tan dua ile yardım ister. Sonsuz kuvvet ve kudretin Allah’a ait olduğunun bilincine varır. Kusurlarını dile getirir ve affını diler. Sıkıntıdan kurtulduğu zaman da ona daha çok şükreder. Böylece Allah ile irtibatı güçlenmiş olur.
‘’Mal ve çocuklar, dünya hayatının süsüdür; sürekli olan ’salih davranışlar' ise, Rabbinin katında sevap bakımından daha hayırlıdır."(Kehf, 18:46)
"Bizim katımızda sizi (bize) yaklaştıracak olan ne mallarınız, ne de evlatlarınızda; ancak iman edip salih amellerde bulunanlar başka, işte onlar; onlar için yaptıklarına karşılık olmak üzere kat kat mükâfat vardır ve onlar yüksek köşklerinde güven içindedirler." (Sebe',34:37)
Allah (c.c.) sonradan meydana gelmiş bir varlık değildir. Ne geriye gidersek gidelim, Allah’ın (c.c.) olmadığı bir zaman düşünülemez. Sonradan olmak, Allah (c.c.) hakkında düşünülemez. Allah’ın (c.c.) dışındaki her varlığın bir başlangıcı vardır.