Ünite Tekrar Testleri - 1

Musa, tayin ettiğimiz vakitte (Tûr’a) gelip de Rabb’i onunla konuştuğunda o, “Rabb’im! Bana görün, sana bakayım.” dedi. Rabb’i, “Sen beni asla göremezsin. Fakat şu dağa bak, eğer o yerinde durabilirse sen de beni görebilirsin.” buyurdu. Rabb’i o dağa tecelli edince onu paramparça etti, Musa da bayılıp düştü. Kendine gelince dedi ki: “Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tövbe ettim; ben inananların ilkiyim.”

“Ben size Allah’ın hâzineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum. Melek olduğumu söylemiyorum ve gözlerinizin aşağılık gördüklerine, Allah kesin olarak bir hayır vermez de demiyorum. Nefislerinde olanı Allah daha iyi bilir. Bu durumda (bunun aksini yaparsam) gerçekten o zaman zalimlerdenim (demek)tir.”

(Hûd suresi, 31. ayet.)

Allah, Hz. Âdem’i (a.s.) yarattığında tüm meleklerin ve cinlerin ona secde etmesini istedi. Tüm varlıklar Allah’ın emrine itaat ederken cinlerden olan iblis Allah’ın bu emrine uymadı. Kendisinin ateşten yaratıldığını, topraktan yaratılmış olan insandan daha üstün olduğunu söyleyerek Allah’a karşı geldi ve bu olay şeytanın kıyamete kadar lanetlenmesine yol açtı.

İbrahim Bey oğlu Fazıl’a, Allah’ın yarattığı bazı varlıkların duyu organlarıyla algılanamayacağını anlatmıştır. İnsanlar gibi iradeye sahip olan cinlerden ve onların yaratılışından bahsetmiş, şeytanın Allah’a isyan ettiğini ve meleklerin nurdan yaratıldıklarını söylemiştir. Fazıl, babasını dikkatle dinledikten sonra “Peki babacığım biz bu varlıkları göremiyor, duyamıyor ve aklımız ile kavrayamıyorsak onların var olduğunu nasıl biliyoruz?” diye sormuştur.

Bir gün Peygamber Efendimiz çarşıda ashabıyla birlikte otururken yanlarına farklı görünüşlü, yabancı bir adam geldi. Peygamber Efendimize yanaştı ve ona dedi ki: “Ey Muhammedi Bana İslam’ın ne olduğunu anlat!” Hz. Muhammed (s.a.v.), “İslam; Allah’tan başka ilah olmadığına ve benim de Allah’ın elçisi olduğuma tanıklık etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, ramazan orucunu tutman ve gücün yeterse Beyt’i hacc etmendir.” buyurdu. O zat, “Doğru söyledin.” dedi. Birkaç soru daha soran bu adam Peygamberimizin her cevabından sonra onu tasdik ederek, sahabeyi şaşkınlık içinde bırakıp oradan ayrıldı. Peygamber Efendimiz ashabına dönerek “Soru soran kişi kimdi, bilir misiniz?” dedi. Ashap bu adamı tanımadığını söyleyince Peygamberimiz, “O gelen kişi Cebrail’di ve size dininizi öğretmeye geldi.” buyurdu.

Duyularla algılayabildiğimiz, topraktan yaratılmış varlıklardır.                              Melek
Akıl ve duyularla algılayamadığımız, ateşten yaratılmış olan varlıklardır.              İnsan
Allah tarafından görevlendirilmiş, nurdan yaratılmış varlıklardır.                          Cinler