8. Sınıf Türkçe 10. Ünite : Söz Sanatları - Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Ne vakit Maçka’dan geçsem
Limanda hep gemiler olurdu,
Ağaçlar kuş gibi gülerdi,
Bir rüzgâr aklımı alırdı,
Kirpiklerini eğerdin bakardın,
Üşürdüm, içim ürperirdi,
Felâketim olurdu, ağlardım.
İnsan dışındaki varlıklara ya da kavramlara insan özelliği kazandırma sanatına kişileştirme (teşhis) denir. İnsanın konuşma yetisinin başka varlıklara aktarılmasına da intak (konuşturma) sanatı denir.
Derinden derine ırmaklar ağlar,
Uzaktan uzağa çoban çeşmesi
Ey suyun sesinden anlayan bağlar
Ne söyler şu dağa çoban çeşmesi
Abartma, bir özelliğin ya da durumun olduğundan daha çok gösterilmesidir. Abartmanın oluşması için söz konusu özelliğin, mantığın sınırlarını zorlayacak biçimde büyütülmesi gerekir.
I. Yıllar, bir gözyaşı olup da kaymış nurlu ihtiyarın yanaklarında.
II. Yaprakları yerlere yaymış sonbahar ağlıyor ayaklarında.
III. Süzüyor ufukta bir kızıl yeri, içi karanlıkta dolu gözleri
IV. Alnında akşamın ince kederi, sessizliğin sırrı dudaklarında...
Dinmiş denizin şarkısı, rüzgâr uyumakta,
Rıhtım boyu sonsuz bir üzüntüyle karaltı
Körfez düşünür, Kanlıca mahzundur uzakta,
Mazi gibi sislenmiş Emirgân, Çınaraltı.
Atakan : Rüzgâra insan özelliği verilmiştir.
Melisa : “Rıhtım” kişileştirilmiştir.
Hakan : “Mazi”, Emirgân ve Çınaraltı’ya benzetilmiştir.
Ecem : Abartma kullanılmıştır.
I. Sürerim buluttan tarlaları,
Yağmurlar ekerim göğün göğsüne.
II. Neden böyle düşman görünürsünüz,
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?
Ben ki toz kanatlı bir kelebeğim,
Minicik gövdeme yüklü Kafdağı,
Bir zerreciğim ki arşa gebeyim,
Dev sancılarımın budur kaynağı.
Bir yağmur bulutuydu gece gece dağları kucaklayan. Zavallı serçe birden bastıran yağmuru hiç beklemiyordu. Çaresiz bir eve sığındı üstelik açtı ve üşüyordu. Gökyüzü içini döküyordu toprağa. Küçük serçe yağmurla toprağın muhabbetine kulak misafiri oluyordu.
Bülbül anlatmaya başlamış:
“Bir sevdiğim var, bilmez sevgimi,
Ben her gece ona sunarım sevgimi.”
Bülbül hem anlatır hem de ağlarmış.
Gül hüzünlenmiş onu dinlerken.
Bülbül devam etmiş anlatmaya ağlarken:
“İnsanlar alır beni sevgiye örnek,
Fakat ben bilmem ki nedir sevilmek.