10. Sınıf: Felsefe - 2. Ünite : Felsefe ile Düşünme - Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Astım nedeniyle nefes darlığı yaşayan birinin, bu rahatsızlığını
tedavi etmek için bitkisel ürünleri takip etmesine rağmen
sigara içmeye devam etmesi, bu kişinin düşünce ve davranışları
arasında dengesizlik olduğunu göstermektedir.
Mantık doğru düşünmenin bilimidir. Doğru düşünmenin kurallarını
ortaya koyar. Akıl yürütme kurallarıyla da düşünme
eylemi gerçekleşir.
Bütün gözlüklüler dahidir.
Asya gözlüklüdür.
O halde Asya dahidir.
Yukarıda verilen akıl yürütme içerik olarak yanlış olmasına rağmen mantık açısından doğrudur.
İnsan yaşantısı boyunca bir çok sorunla karşılaşır. Sorunlarını
çözmek için merak eder, şüphe duyar ve sorgulama yapar.
Doğru cevaplar arar durur. Cevapları oluşturan bilgiler
ise doğrulandıkça önem kazanır.
Bir dilin söz dağarcığıyla, o dili konuşan toplumun yaşam
tarzı arasında çok sıkı bir ilişki vardır. Örneğin, sözcük sayısı
Türkçe’ye oranla daha fazla olan İngilizce’de yeşil için bir
kaç sözcük bulunurken, Türkçe’de ise doğayla içiçe yaşamanın
sonucu olarak yeşil ile ilgili birçok sözcük türemiştir.
Yosun yeşili, ördek yeşili, çağla yeşili gibi.
Felsefedeki önermeler sınanabilir önermeler değildir. Kesinliği
olmayan öznel bilgileri içerirler. Bu bilgilerin sınanamaması,
kabul görmeyeceği ya da doğru olmayacağı anlamına
da gelmez. Bu önermelerin doğruluğu ve geçerliliği mantıksal
denetimden geçerek temellendirilir. Temellendirmede ise
tutarlılık çok önemli yer tutar.
Bilgi teorisinde gerçeklik, varlığın bir özelliğidir. Dış dünyada
nesnel bir varoluşa sahip olan varlıktır konu olan. Gerçekliğin
bir bilgi durumunu göstermesi ise doğruluk kavramını
ortaya çıkarır. Örneğin, suyun akıcı olduğu, kütlesinin ve
hacminin bulunması gerçekliğe; kuşkuya yer bırakmayacak
kadar iyi kanıtlanmış olan Kopernik’in güneş merkezli teorisi
ise doğruya örnektir.
Taşın düşmesi, elmanın düşmesi bilim için bir olaydır. Bir
kere de olmuş bitmiştir. Ancak bu tek tek olayların ortak
özelliklerini ifade eden “düşme” kavramı ise, bilimde “olgu"
olarak adlandırılır. İşte doğa bilimleri, bu olgulardan yola çıkarak
doğa yasalarına ulaşmaya çalışır. Bunun için de tek
tek olaylardan yola çıkarak tümelin, genelin bilgisine ulaşmak
ister.
Taşın düşmesi, elmanın düşmesi bilim için bir olaydır. Bir
kere de olmuş bitmiştir. Ancak bu tek tek olayların ortak
özelliklerini ifade eden “düşme” kavramı ise, bilimde “olgu"
olarak adlandırılır. İşte doğa bilimleri, bu olgulardan yola çıkarak
doğa yasalarına ulaşmaya çalışır. Bunun için de tek
tek olaylardan yola çıkarak tümelin, genelin bilgisine ulaşmak
ister.
Yargılar, gerçeklik ve değer yargıları olmak üzere ikiye ayrılır.
Gerçeklik yargıları, deney ve ölçüme dayandıkları için
objektiftirler. Kişiden kişiye değişmezler. Değer yargıları ise,
nesnelere, gerçekliğe yönelik değerlendirmeyi içeren yargılardır.
Kişiden kişiye ve zaman içerisinde değişebilirler, çünkü
öznel yargılardır.
Doğruluğun ölçütü, bir düşüncenin nesnesine uygun olmasıdır.
Bir bilginin doğruluğu için kanıtlanmasına ihtiyaç vardır.
Örneğin “ Dışarıda yağmur yağıyor.” denildiğinde dışarıda
yağmur yağıyorsa bu bilgi doğrudur, yağmıyorsa yanlıştır.