10. Sınıf: Felsefe - 4. Ünite : Bilgi Felsefesi - Bilgi Felsefesi - Ünite Tekrar Testi- Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Kuşkucu filozoflar “Hiçbir şey ne doğru ne yanlıştır. Her yargı
ve her yargının çelişiği için aynı güçte nedenler bulunabilir.
O halde yapılması gereken hiçbir konuda hiçbir yargıda
bulunmamaktır.” demektedirler. Yani doğru bilgi yoktur
iddiasındadırlar. Fakat “Doğru bilgi yoktur.” demek de bir
yargıda bulunmak değil midir? O zaman böyle bir yargı da
olanaksızdır.
Gerçekte hiçbir şey ne güzel ne çirkindir, ne doğru ne yanlıştır;
her şey insanların kabullerine ve törelerine dayanır. Bunun
için nesnelerin ne olduğunu bilemeyiz. Her yargı ve her
yargının çelişiği için aynı güçte sebepler vardır. Bunun için
yapılması gerekli olan şey yargı vermekten kaçınmaktır.
“Beni yanıltabilecek her konu üzerinde düşünerek, zihnimden,
ona daha önce sızmış olabilecek tüm yanlışları temizliyorum.
Bunun için, kuşkulanmak için kuşkulanan ve her zaman
çözümsüz olmayı isteyen kuşkucuları örnek almıyorum.
Benim amacım yanlışlardan kurtulmak ve doğruya ulaşmak;
yani kesin olarak güvenli olmaya ve kayayı ya da kili bulmak
için kaygan toprağı ve kumu atmaya yönelmektir.”
Var olan her şey, bir aynada olduğu gibi aracısız olarak ve
bütün açıklığıyla görülür, insanın kalp gözünü gereği gibi
kullanabilmesi için onu temizlemesi gerekmektedir. Yani insan,
kalp gözüyle gerçeklik arasına giren perdeleri ortadan
kaldırmak zorundadır. Bu yapıldığında, insan bilim ve felsefe
yoluyla kavrayamadığı her şeyi açık ve seçik olarak kavrar.
Gazali, inanç ile akıldan inancı; din ile felsefeden dini seçmiştir.
Şüphecilikten yola çıkıp, inançlılıkta karar kılmıştır.
Ona göre inanca dayanan din, akla dayanan felsefeden üstündür.
Duyumlar akla yardımcı olamaz. Akla yardımcı olmak şöyle
dursun, aklın önünde bir engeldir. Duyumlar gerçeğe ilişkin
bilgiyi değiştirir ve aklı yanıltır.
Atılan bir okun hareket ettiğini sanırız. Oysa ok hedefe varmak
için, atılmış olduğu yer ile hedef arasında uzaklığın her
noktasını bir bir geçmek, yani ayrı ayrı her noktada bulunmak
zorundadır. Bulunmak ise durmak demek olduğundan,
ok bütün bir uçuş süresince duruyor, yani hareket etmiyor
demektir.
I. Bilgilerimiz doğuştandır.
II. Asıl olan akıl ile kavranan idealar alemidir.
III. Doğru bilgileri, hatırlama (Anamneisis) yoluyla öğreniriz.
IV. Öğretmenin görevi, daha önce var olan bilgileri uyandırmaktır.
Bacon'a göre insan, doğal yapısı, yetiştiriliş biçimi, toplumsal
ilişkileri ve inandığı öğretiler sonucu belirli görüşleri
benimser. Bacon, “ idol” adını verdiği bu görüşlerin insan
zihnini yanılttığını, kişinin olanı olduğu gibi görmesini güçleştirdiğini
ileri sürer.
Aristoteles'e göre bilgi, doğru, değişmez, tümel ve zorunlu
olmalıdır. Böyle olmayan bilgiler bizi çelişkiye düşürür. Doğru
bilgi ise bilginin nesnesine uygunluğuyla olanaklıdır. Bir
bilgi bir varlığın bir durumunu evetliyorsa doğru, değiniyorsa
yanlıştır. Kesin bilgi var mı yok mu tartışmaları anlamsızdır;
çünkü akıl, bilgi edinme için yeterli güce ve yetiye sahiptir.