12. Sınıf: Türk Dili ve Edebiyat - 4. Ünite: Roman - Milli Edebiyat Romanı Test Soruları - Test Çöz - 2023 Yeni MEB Eğitim Müfredatına Uygun Yeni Nesil Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Yakup Kadri, “sanat şahsi ve muhteremdir” prensibini samimiyetle savunurken dönemin koşulları ve olaylarından etkilenerek sanat anlayışını değiştirir. Ferdin duygularını dile getirmeyi bırakarak sosyal meselelere yönetir. Kendisinde “benden bize" doğru olan bu değişimi, ilk romanı olan --- kahramanı Hakkı Celis üzerinden anlatır. Hakkı Celis bir anlamda yazarın kendi biyografisinden hareketle yarattığı kimliğidir.
I. Romanda bir tekkede (vur patlasın, çal oynasın tarzında) yaşananlar anlatılmaktadır. Başkahramanın kadınlara olan zaafı ve Nigar Hanım'a olan aşkı romanın ana temasını oluşturmaktadır.
II. Birinci Dünya Savaşı’nın bitimiyle birlikte Sakarya Savaşı'nın sonuna kadar olan sürede bir Anadolu köyün durumu, köylüler ve köylülerin Millî Mücadele’ye ilişkin tavırları anlatılmaktadır.
III. İlk romanı olan eserde I. Dünya Savaşı öncesinin kuşaklar arası çatışma, alafranga özentiliği ve aile sarsıntıları etkileyici bir dille anlatılır.
IV. işgal yıllarındaki İstanbul’un ahlaki bozuklukları ve çöküntüleri, kutsal kitaplarda ahlaksızlıklarından dolayı lanetlenen ve yerle bir edilen Ürdün'deki iki şehir adıyla tasvir edilir.
Bir Millî Mücadele romanı olan bu eser, kurgusu bakımından farklı bir romandır. Yazar, anlatıcı yerine roman kahramanlarından biri olan Peyami'nin hatıra defterini romanın anlatım düzlemi olarak seçer. Merkeze yine bir kadın kahramanı yerleştirir. Bu, İstiklal Savaşı'nın içinde yer alan Ayşe'dir. Roman beyninden kurşun çıkarılırken ölen Peyami'nin arkasından doktorların yaptığı kısa bir konuşma ile tamamlanır. Bu konuşma, okuyucunun zihninde hatıra defterinde adı geçen Ayşe'nin varlığını dolayısıyla onun içinde yer aldığı Millî Mücadele’yi ve bütün yaşananların gerçekliğini şüpheye düşürür. Okuyucu gerçekle uydurma arasında bir yerde bırakılır. Ayşe varla yok arasında kalan kimliğiyle bir destan kahramanı, istiklal Savaşı ise olağanüstü mücadelelere sahne oluşuyla bir destan olur.
Kişisel değişimleri konu alması bakımından Zehra Öğretmen’in, hatıra defterindeki maceralar bakımından da Mürşit Efendi’nin romanı olan --- , biri mantığıyla, diğeri duygularıyla hareket eden bu iki kahramanı hareket noktası alarak insanın duygu ve mantığıyla dengeli bir varlık olması gerektiği tezini işleyen bir romandır. Eserde ana tema etrafında şekillenen diğer temalar; bürokrasinin neden olduğu olumsuzluklar ve aksaklıklar, Anadolu’nun ve Anadolu insanının ihmal edilmişliği, eğitimde yaşanan problemler, ahlaki bozukluklar ve bunun aileye yansımaları olarak sıralanabilir.
Romanlarında Tanzimat’tan Cumhuriyet Dönemi'ne kadar Türk toplumunun yaşam biçimindeki değişmeleri ustaca canlandıran ve bir devrin panoramasını gözler önüne seren romancımız, ---
Halide Edip’in yazdığı bir karakter romanıdır. Ana karakterin kişiliği ve hikâyesi, onu tanıyan insanların birbirlerine yazdıkları mektuplarla çizilir. Bu, kahramanın yazdığı mektup ve günlüğünden alınan sayfalarla daha da olgunlaşır. Bu vesileyle --- karakteri, etrafında yer alan insanların bakış açılarından tamamlanır. Böylece roman psikolojik bir boyut kazanır. Ana kahramanın roman boyunca değişen psikolojisi eserin gerilim unsurlarından birini oluşturur.
--- bu romanı, Karabibik ile Küçük Paşadan sonra köylü ve köylüyü konu alan, dönemin gerçekçilik anlayışına uygun üçüncü romandır. Romanda zaman olarak I. Dünya Savaşı’nın bitiminden Sakarya zaferinin kazanılışına kadar olan süre alınır. Savaşta bir kolunu kaybetmiş yedek subay --- kişiliğinde tanırız yenilgiyi. Mekân ise adı verilmemekle birlikte, Haymana Ovası’nın ortasında, Porsuk Çayı dolaylarında bir köydür. Anlatım biçimi olarak da anı türü seçilmiştir.
1922 yılında Vakit gazetesinde yayımlanan eser Reşat Nuri’ye, şöhret getiren roman olarak bilinir. İstanbul Kızı adıyla tiyatro eseri olarak yazıldıktan sonra roman hâline getirilmiştir. Roman, İstiklal Savaşı yıllarında Anadolu’da öğretmenlik yapan Feride’nin hikâyesidir. Bir savaş romanı değildir. Buna rağmen eserin geri planında yer alan toplumsal olaylarla savaşın devam ettiği hissedilir. Böylece Anadolu iki savaşın birden sahnesi olarak gösterilir. Biri, cephede ordular arasında süren istiklal Savaşı’dır. Diğeri yıllarca ihmal edilmiş Anadolu'yu vatan yapmak için oraya hizmet götüren insanların verdiği savaştır.
I. Yeşil Gece Feride
II. Acımak Ömer
III. Çalıkuşu Şahin
IV. Kan Davası Zehra
V. Miskinler Tekkesi
Odada bir kahkahadır koptu. Başımı kaldırdım ve bütün gözlerin bana baktığını gördüm. Misafirlerden biri bir münasebetsizlik etti:
- Peki, ama bu şimdi de mümkün Feride, dedi. Alıklaştım, gözlerimi iri iri açarak,
- Nasıl? dedim.
- Nasıl olacak? Kâmran’a varırsın... O, senin tuvaletlerinle uğraşır, söküklerini diker. Sen de sokak işlerine bakarsın.