Sözcükler Arası Anlam İlişkileri - 4

I. Özgürlük, Türk milletinin en kuvvetli duygusudur.
II. Atatürk’ün düşünceleri, milletimizin istikbalini belirlemelidir.
III. Atatürk’ün tek hayali, devletimizin çağdaş bir niteliğe kavuşmasıydı.
IV. Çağdaşlığın ilk koşulu ise insana, doğaya ve bütün canlılara saygıdır.

Cansu, çizdiği grafikte, numaralanmış cümlelerdeki altı çizili sözcükleri eş anlamlılarıyla eşleştirmiştir.

Doğa çıplak gözle bakıldığında bile bize birçok mucizeyi gösterir. Daha fazla gizemi ve güzelliği görme gücümüzü artıran aletlerle yani büyüteç veya mikroskopla görebiliriz. İşte o zaman önceden bilinmeyen bir dünya karşımızda durur, mikroskobik varlıkların harika imparatorluğu. Kum taneleri parlayan kristallere dönüşür, gölün bir tek damlasında yüzlerce küçük hayvan zıplayıp durur, ısırgan otunun tüyleri birer enjeksiyon iğnesi gibi görünür, kara sineğin ayağı tıpkı kıskaç gibi görünür.

Okul başlayalı iki ay olmuştu. Evimiz okula biraz uzak olduğu için her gün sabah saat yedide dolmuşa biniyordum. Dolmuşu kaçırırsam bir sonrakine binebilmek için bir saat beklemek gerekiyordu ve ben geç kalktığım için Türkçe sınavının olduğu gün dolmuşu kaçırmıştım. Ne yapacağım şimdi diye düşünürken bizim sokağın karşısında oturan yaşlı amca yanıma geldi. İstersen sana yardım edebilirim, dedi. Beni elektrikli arabasıyla okula kadar götürdü

I. Endişe duyulacak bir hastalığınız yok, sağlıklı beslenirseniz şikâyetleriniz ortadan kalkar.
II. İstediğin okulu kazanacaksın, bu konuda hiç endişem yok.
III. Çok hızlı gidiyorsun, kötü bir şey olacak diye endişe etmeye başladım.
IV. Endişe etme, telefonunun şarjı bitmiştir, birazdan gelir çocuk.