Ünite Tekrar Testleri - 8

Baobap: yılın her ayı dikilebilen, beyaz çiçek açan ve oldukça büyük meyveli bir ağaç türüdür. Bu ağaç, tropikal iklim bölgelerinde yetiştirilmeye uygundur; sıcak ve kurak bölgelerde rahatlıkla yetişir.

Aşağıda anlamları verilen kelimeleri metinde bularak bulmacaya ok yönünde, sırasıyla ve boşluksuz bir şekilde yerleştiriniz,

• Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki.
• Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan.
• Havadaki yüksek ısı.
• Yeryüzünün herhangi bir yerinde hava olaylarına bağlı olarak gerçekleşen etkilerin uzun yılların ortalamasına dayanan durumu.

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış, şaşarım

Eşini kaybeden bir kuş gibi kar
Geçen ilkbahar günlerini arar

IŞIĞA ULAŞMAK

Uygarlık, insanların daha iyi yaşamaları ve doğaya egemen olabilmeleri için gösterdikleri çabanın, bilim ve kültür olarak ortaya çıkmasıdır.

Tarihte pek çok toplumun uzun süre varlık gösteremeden yok olduğunu görüyoruz. Bu yok oluşun sebebi, bu toplumların ya belli bir uygarlık düzeyine ulaşamamaları ya da ulaştıkları düzeyde hareketsiz kalarak gelişmelere ayak uyduramamalarıdır. 

Kendisini geliştiremeyen milletler, gelişmiş toplumların baskısı altında eriyip yok olurlar.

Aşağıda bu metindeki bazı sözcüklerin tanımı verilmiştir.

I. ------ : Aynı toprak parçası üzerinde bir arada yaşayan ve temel çıkarlarını sağlamak için iş birliği yapan insanların tümü.
II. ------- : Bir ülkenin, bir toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, fikir, sanat çalışmalarıyla ilgili niteliklerinin tümü, medeniyet.
III. ------- : Hak ve özgürlükleri kısıtlayarak zorluk altında bulundurma durumu.

O güzel gözlerin asla görmesin
Acıyı kederi gamı çocuğum
Hayatın kasvetle gölgelenmesin
Mutluluklar seni bulsun çocuğum

İnsan dışındaki varlıklara insanlara ait özelliklerin yüklendiği söz sanatına “kişileştirme” denir.

Sınıf başkanlığına aday olan öğrenciler, kendilerini anlatan çarpıcı sözler hazırlamışlardır.

Yıllar önce mesleğe bir mobilya atölyesinde çırak olarak başladım. 20 yıl bu işte çalıştım. Bu süre zarfında işle ilgili tecrübemi ortağım ile kurduğum ahşap atölyesinde buluşturdum. Yıllar içinde teknolojiyi ustalıkla birleştirerek sayısız pek çok projeye ve mimara ahşap alanında ürünler ürettik. Bir mekâna yaptığımız ürüne ruhumuzu, yaratıcılığımızı ve ustalığımızı kattık. Bugün geriye dönüp bakınca görüyorum ki mobilyacılığa olan ilgim her ne kadar bilinçsizce başlamış olsa da zaman içinde meslekle yoğruldukça sevdiğim işi yapma şansına erişmiş oldum. Bunu çekirdekten yetişme bir zanaatkâr olmama borçluyum.

Bazen karar verme konusunda tereddütler yaşarız. Âdeta kararsızlık çukurunun içinde çırpınıp dururuz. İşte bu sırada bir rehber çıkagelir ve bize can simidi olur. Önerileriyle bizi bu çukurdan çıkarır.