Sınıf: Türkçe - 2. Ünite: Cümlede Anlam - Ünite Tekrar Testleri Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Güzel kız, sen küçüklüğümde
Bahçemizdeki erik ağacının
En yüksek dalına kurduğum
Öksenin üstünde dolaşan
Saka kuşu kadar
Sevimli değilsin
Orhan Veli Kanık
(Ökse: Kuş yakalamak için kullanılan bir çeşit tuzak.)
(I) Almayı çok istediğim kırmızı bir bisiklet vardı. (II) İki yıldır o bisikleti almak istiyordum ve bunun için para biriktirdim. (III) Bir gün okuldan geldiğimde evin önünde o bisikleti görünce mutluluktan havalara uçtum. (IV) Sonra öğrendim ki babam, bisikleti almak için gösterdiğim gayretten ötürü beni ödüllendirmek istemiş.
Nasrettin Hoca, bir gün kırda gezerken sahipsiz bir at görür. Hoca, bir kendi eşeğine bakar bir de ata ve “Ne güzel bir hayvan, madem sahibi yok, biraz bineyim şuna.” der. Atı yakalamak için epey uğraşır. Sonunda atı yakalar ve binmek için sıçramaya başlar. Fakat bir türlü bu işi beceremez. Tekrar uğraşır fakat tam bindim derken kendini yerde bulur. Kendi kendine “Ah, gençlik, ah!” diye söylenir. Sonra düştüğünü gören oldu mu, diye etrafına şöyle bir bakar. Kimsenin görmediğini anlayınca “Ah, Nasrettin, ah! Sakalından utan bari.” der ve “Ben senin gençliğini de bilirim.” diye söylene söylene oradan uzaklaşır.
Dün akşam dizinin tekrarını izlerken -------
Yazılı veya sözlü iletişimimizde karşımızdakine bir şeyler anlatmak için cümleler kurarız. Cümleleri kendi kelime dağarcığımızdan seçtiğimiz kelimelerle oluştururuz. Bunun dışında kelimeleri önceden bir araya getirilmiş, hangi amaçla ve hangi durumlarda kullanılacağı belli olan cümleler de kurarız. Bu cümlelere “kalıplaşmış cümleler” denir. Örneğin yeni bir ayakkabı almış bir arkadaşımıza “Güle güle giy.” deriz.
(I) Barış adlı bir çocuk televizyonun karşısında biraz fazla kalmış, böyle olunca da uyku saatini kaçırmış. (II) Annesi onu artık odasına gidip uyuması gerektiği konusunda defalarca uyarmış. (III) Bu sırada uykular ülkesinde uyumakta olan uyku cücesinin kulakları çınlamaya, gözleri fal taşı gibi açılmaya başlamış. (IV) Hoplamış, zıplamış bir adımda Barış’ın odasına gelmiş ve elindeki uyku değneğini çocuğun gözlerine doğru uzatıp, kirpiklerine bir iki kere vurmuş.