5. Sınıf: Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi - 5. Ünite: Çevremizde Dinin İzleri - Ünite Tekrar Testleri - Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Dini musiki içinde, ilahilerin özel bir yeri vardır. Edebiyatımızdaki dini içerikli şiirlerin bestelenmiş şekli olan ilahiler, törenlerde sıkça kullanılmaktadır. Kültürümüzde ilahilerin yanı sıra çok sayıda dini içerikli gazel ve kaside de bulunur.
Tasavvuf musikisinde ney, kudüm, tambur ve bendir gibi özel bazı çalgılar kullanılır. İlahi, naat, kaside ve münacat tasavvuf musikisinin türlerinden bazılarıdır.
Hz. Davut’a (a.s) Allah tarafından çok güzel bir ses verilmiştir. O, bu güzel sesiyle kutsal kitabını okumuş ve herkesi mest etmiştir. Hayvanlar ve kuşlar bile o güzel sesin etkisi altında kalmıştır.
Peygamberimizin Kur’an’ı güzel sesleriyle okuyanlara, gönüllerini okşayıcı sözler söylediği bilinmektedir. Sesinin güzelliği ile ün salmış olan Ebu Mûsa el-Eşari’yi bir gün Kur’an okurken gören Hz. Peygamber, kendisini takdirle karşılamıştır. Yine güzel sesiyle Kur’an okuyan Salim Mevla Huzeyfe için, “Ümmetimde böyle bir kimse bulunduran Allah’a hamdolsun” diyerek memnuniyetini göstermiştir.
İnsanın yaratılışında var olan zevk, inanç sistemindeki gelişmelere paralel olarak çeşitli sanat dallarının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. İnsan, inanç değerleri doğrultusunda meydana getirdiği ve duygularını ifade edebilmek için ses unsurunu kendine temel almış bir sanat olan mûsikî ile Allah’a yakınlaşmaya çalışmıştır.
İslam dininde mûsikî yeteneği ve duygusu, Allah’ın, yarattığı kullarının ruhlarına yerleştirdiği bir güzelliktir. Şüphesiz bu mûsikî yeteneği ve sanat algısı, her ruh için aynı seviyede değildir. Mûsikî yeteneği sonradan kazanılamaz veya sonradan bu yetenekten vazgeçilemez.
Din, örf ve âdetler yanında musikimiz üzerinde de etkili olmuştur. Musiki; duygu, düşünce ve izlenimlerin kulağa hoş gelen ses dizeleri vasıtasıyla sanatsal bir şekilde anlatılmasıdır. Musiki, Arapça kökenli bir kelime olup dilimizdeki karşılığı da müziktir.
Mevlana, musikiyi tarifinde; “Allah âşıkları için ruhun gıdası, gerçek sevgiliye (Allah) kavuşma ümidi” ifadesini kullanmış. Alman bestecisi Ludwig van Beethoven da mûsikînin, bütün bilgilerin ve bütün felsefelerin üzerinde olduğunu belirterek, “İnsanı Allah’a en fazla yaklaştıran şeyin musiki” olduğunu belirtmiştir.
Itrî tarafından bestelenen salavât-ı ümmiyye ve Süleyman Çelebi tarafından kaleme alınan Mevlit, kandil gibi önemli gün ve gecelerde seslendirilerek İslam dininin musikiye olan etkisini gösteren en güzel örnekleri oluşturmuşlardır.