10. Sınıf : Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi - 5. Ünite : İslam Düşüncesinde İtikadi, Siyasi ve Fıkhi Yorumlar Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Şiiliği diğer mezheplerden ayıran en belirgin görüş “imamet" meselesidir. Şia’ya göre, “imamet" yani ümmete kimin önderlik edeceği inanç esasıdır. Hz. Muhammed’in (s.a.v.), yerine hiç kimseyi tayin etmediği, açık seçik bilinen bir husustur. O, vefat ettiğinde, Müslümanlar uzun süre bu olayın şokundan kurtulamamışlar ve peygambersiz hayata uyum sağlama konusunda büyük sıkıntı çekmişlerdir.
Hz. Muhammed’in (s.a.v.) vefatından sonra, İslam dini Arap Yarımadası’nın dışında da yayılmaya başladı. İslam’a birçok yeni topluluklar katıldı. Değişen ortam ve ihtiyaçlarla beraber yeni problemler ve sorunlar ortaya çıktı. Müslüman bilginler, Kur’an ve sünneti yorumlayarak bu sorunlara çözümler getirmeye çalıştılar. Bu konularla ilgili çeşitli kitaplar yazdılar. İslam bilginlerinin meydana getirdikleri bu eserler “İslam düşüncesini oluşturdu. İşte İslam bilginlerinin yaptığı yorumlar din anlayışlarını, din anlayışları da sistemleştirilerek farklı oluşumları ortaya çıkarmıştır.
Bu parçada verilenler;
I. Mezhep,
II. Fırka,
III. Hizip
İslam’ın insana kazandırdığı özellikler insanın erdemli bir toplum oluşturmasını sağlamıştır. Bu nitelikteki toplum İslam kültür ve medeniyetini geliştirmiştir. Çok geniş bir coğrafyaya yayılan İslam kültür ve medeniyeti değişik etnik köken ve inançtan insanı bünyesinde barındırır. Müslümanlar bunu beşerî bir zenginlik olarak görür. Farklı sosyolojik gruptan, farklı etnik kökenden ve inançtan oluşan İslam toplumunda herkese adil ve hakça davranılmıştır. Din anlayışındaki farklılıkların önemi; kültürdür. Bir toplumda ne kadar fazla din anlayışı varsa, o kadar çok kültür vardır. Ve bir toplumu zenginleştiren, o toplumun kültürüdür. Ayrıca farklı bilgiler edinmeyi de sağlar.
Fıkıh olarak namazın tarifi, tekbir ile başlayan selam ile biten fiiller ve sözlerden oluşan ibadetler olarak tanımlanır. Tasavvuf düşüncesine göre ise namaz, “kul ile Allah arasında gerçekleşen manevi bir iletişim” şeklinde tanımlanır.
Mezheb, gidilen yol, benimsenen metod ve görüş demektir. Dini manada mezheb ise, müctehid bir âlimin fikir ve görüşlerini benimseyen insanların meydana getirdiği dini ekollere denir. Mezheplerin farklılığı ibadet konuları ve sosyal hayatla ilgili uygulamalarda kendini göstermiştir. Ana konu ise mezhepleri birleştiren temel unsurlardır.
• Kimin halife olacağı, şartlarının ne olduğu, bu nedenle çıkan, savaşlarda ölen ve öldürenin durumunun ne olacağı gibi konularda farklı yorumlar yapılmış ve neticede gruplaşmalar oluşmuştur.
• Arapların, Türklerin İranlıların, Uzakdoğu’da yaşayanların İslamiyet’i seçmesiyle birlikte, aralarında yorum farklılıkları ortaya çıkmıştır.
• İnsanların kabiliyetleri, huyları, ilgileri, ihtiyaç ve beklentilerinin farklı olması, onların dini anlama biçimlerini de şekillendirir.
Hz. Ali ve Hz. Muaviye taraftarları arasında meydana gelen Siftin savaşında, Hz. Muaviye taraftarları yenileceklerini anlayınca mızraklarının ucuna Kur’an sayfaları takarak, “Aramızda Kuran hakem olsun.” derler. Bunun üzerine çatışmalar durur, görüşmeler başlar. İşte bu “hakem olayından” sonra bir kısım insanlar “-Sen insanları hakem olarak kabul ettin. Halbuki hüküm ancak Allahın'dır.” diyerek Hz. Alinin saflarından ayrılırlar.
• Kur’an’da yazılanların ya da hadislerin dışında hiçbir şey yoktur. Her konunun çözümü için gerekli olan şeyler bu ikisinde vardır.
• Kitap ve sünnet te kesin bilgi yoksa karşıtı bulunmayan sahabe sözü dikkate alınır.
• Allah(c.c.) tarafından gönderilen haber doğrultusunda kesin bir kanıt yok ise kıyas ön planda tutulur. Kıyas en son başvurulan bir tercihtir.
• Bu mezhebin kurucusunun en önemli hadis eseri “Müsned" dir.