5. Sınıf: Türkçe - 3. Ünite: Parçada Anlam - 5N 1K Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Ayın kaçı olduğunu şaşırmamak için Hoca
Her gün bir taş atarmış çömleğe.
Hoca’nın sevimli küçük kızı
Oyun sanmış bu işi.
Almış bahçeden bir avuç taşı,
Doldurmuş Hoca’nın çömleğini.
Bir gün bir komşu çalmış kapıyı:
“Hocam bugün ramazanın kaçı?”
“Biraz bekle.” demiş komşuya,
Hoca gitmiş çömleğin başına.
Saymış taşları birer birer.
Çömlekte doksan taş varmış meğer.
Komşusu beklemekte merakla.
Hoca, hepsini söylememiş komşuya.
Demiş “Bugün ayın kırk beşi.”
Komşu: “Nasıl olur Hoca’m?
Bir ay otuz çekmez mi?”
“Ben davrandım yine insaflı,
Çömleğe kalsa bugün ayın doksanı.”
Öğretmen, öğrencilerine “Neye ilgi duyarsınız?” dedi. Nevzat, parmak kaldırıp öğretmeninden söz istedi ve konuşmaya başladı: “Bilimsel konular beni hep kendine çeker. Yeni bilgiler öğrenmek için birçok dergiyi takip ederim. Farklı konuları araştırırım ama en çok uzayı merak ediyorum. Astronot olmayı çok istiyorum. Çünkü ancak astronot olursam bir uzay yolculuğuna çıkıp merakımı giderebilirim.” dedi.
Ayın kaçı olduğunu şaşırmamak için Hoca
Her gün bir taş atarmış çömleğe.
Hoca’nın sevimli küçük kızı
Oyun sanmış bu işi.
Almış bahçeden bir avuç taşı,
Doldurmuş Hoca’nın çömleğini.
Bir gün bir komşu çalmış kapıyı:
“Hocam bugün ramazanın kaçı?”
“Biraz bekle.” demiş komşuya,
Hoca gitmiş çömleğin başına.
Saymış taşları birer birer.
Çömlekte doksan taş varmış meğer.
Komşusu beklemekte merakla.
Hoca, hepsini söylememiş komşuya.
Demiş “Bugün ayın kırk beşi.”
Komşu: “Nasıl olur Hoca’m?
Bir ay otuz çekmez mi?”
“Ben davrandım yine insaflı,
Çömleğe kalsa bugün ayın doksanı.”
Ayın kaçı olduğunu şaşırmamak için Hoca
Her gün bir taş atarmış çömleğe.
Hoca’nın sevimli küçük kızı
Oyun sanmış bu işi.
Almış bahçeden bir avuç taşı,
Doldurmuş Hoca’nın çömleğini.
Bir gün bir komşu çalmış kapıyı:
“Hocam bugün ramazanın kaçı?”
“Biraz bekle.” demiş komşuya,
Hoca gitmiş çömleğin başına.
Saymış taşları birer birer.
Çömlekte doksan taş varmış meğer.
Komşusu beklemekte merakla.
Hoca, hepsini söylememiş komşuya.
Demiş “Bugün ayın kırk beşi.”
Komşu: “Nasıl olur Hoca’m?
Bir ay otuz çekmez mi?”
“Ben davrandım yine insaflı,
Çömleğe kalsa bugün ayın doksanı.”
Âşık Veysel 1894’te, Sivas’a bağlı Şarkışla ilçesinin Sivri alan köyünde doğdu. Yedi yaşındayken çiçek hastalığı yüzünden bir gözü görmez oldu. Diğer gözünü de bir kaza sonucu yitirdi. Avunması için eline verilen sazı çalmayı öğrenen Veysel, şiirler söylemeye başladı. 1928’de yöresindeki köy, kasaba ve kentleri dolaşmaya başladı.