6. Sınıf: Sosyal Bilgiler 2. Ünite : Tarihe Yolculuk - Ünite Tekrar Testleri - Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Orta Asya’da kurulan Türk Devletleri Uygurlar Dönemi’ne kadar göçebe bir hayat yaşarken, Uygarlardan itibaren yerleşik bir hayata geçmişlerdir. Bu durum Türk toplumunun sosyal ve ekonomik hayatını etkilemiştir.
İlk Türk devletlerinde boy beylerinin ve devletin ileri gelenlerinin toplandığı, önemli devlet işlerinin görüşüldüğü kurultay adı verilen bir meclis bulunmaktaydı. Kurultayda boy beylerinin görüşünü alan hakan son sözü söyleme yetkisine sahipti.
Oğuz Kağan, büyük bir kurultay topladı. Kurultaya herkesi çağırdı. Sağında Bozoklar, solunda Üç Oklar oturuyordu. Kırk gün, kırk gece yediler, içtiler ve sevindiler. Bundan sonra Oğuz, ülkesini oğulları arasında paylaştırdı. Ve onlara, “Ey oğullarım, çok yaşadım, çok savaştım, çok ok attım. At üstünde çok dolaştım. Düşmanlarımı ağlattım, dostlarımı güldürdüm. Gök Tanrı’ya borcumu ödedim. Şimdi yurdumu size veriyorum.” dedi.
İslam Devleti’nin temeli Hz. Muhammed (s.a.v.) Dönemi’nde atılmış, daha sonra yönetim değişiklikleri yaşansa da devletin sınırları gelişmeye devam etmiştir. Aşağıdaki haritada bu gelişim gösterilmiştir.
Verilen haritaya göre İslam Devleti ile ilgili;
I. Hz. Muhammed Dönemi Arabistan Yarımadası’nın siyasi bütünlüğü sağlanmıştır.
II. Dört Halife ve Emeviler Dönemi’nde İslam Devleti’nin sınırları farklı kıtalara yayılmıştır.
III. Hz. Muhammed’ten (sav.) sonra Müslüman Araplar farklı kültürlerle etkileşim içine girmişlerdir.
IV. Abbasiler Dönemi’nde iç karışıklıklar yaşandığı için İslam Devleti’nin sınırları genişleyememiştir.
“Çin milletinin ipeği yumuşak sözü tatlı imiş. Tatlı sözle, ipek kumaşla aldatır kendisine yaklaştırırmış. Yaklaştırdıktan sonra kötü şeyleri düşünürmüş. Tatlı sözle, ipek kumaşla aldanıp Türk milleti öldün. O yere doğru gidersen daha çok öleceksin. Ancak Ötüken’de oturup kervan gönderirsen hiçbir sıkıntı yoktur. Ötüken ormanında oturursan ebediyyen il tutarsın. Ben Bilge Kağan Tanrı buyruğu için, ölecek milleti diriltip besledim. Çıplak milleti elbiseli kıldım. Fakir milleti zengin kıldım. Dört taraftaki milleti hep tabi kıldım, düşmansız kıldım. Hep bana itaat etti.”
Bilge Kağan’ın Orhun Yazıtlarında geçen bu ifadelerine göre,
I. Çinlilerin siyasi oyunlarına karşı dikkatli olunmalıdır.
II. Millî ve kültürel değerlere sahip çıkılmalıdır.
III. Çinliler ile olan ticari faaliyetler sona erdirilmelidir.
Türkler arasında tek tanrılı bir inanç olan “Gök Tanrı inancı” yaygındı. Öldükten sonra dirilmeye inanan Türklerin yaşamlarında Gök Tanrı inancının etkileri görülmektedir.
“Kırgız Kağanını öldürdüm, balbalını yaptırdım. Türk milletinin adı sanı yok olmasın diye, babam kağanı annem hatunu yükselten Tanrı, il veren Tanrı, beni kağan olarak yükseltti.”