6. Sınıf Türkçe 3. Ünite : Paragraf - Yardımcı Düşünce - Test Çöz
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Günümüzde enerji kaynağı olarak kullanılan petrol, kömür, doğalgaz gibi fosil yakıtlar çevreye zarar veriyor. Üstelik bu yakıtların elde edildiği kaynakların kısa bir süre sonra tükeneceği düşünülüyor. Bu nedenle enerji elde etmek için gelecekte hidrojen, rüzgâr ve güneş gibi temiz enerji kaynaklarına yönelmek gerekiyor.
Yarın farklıdır bugünden
Adı değişir hiç olmazsa
Kara bir suyu
Geçiyoruz şimdilerde
Basarak yosunlu taşlara
(Metin Altıok)
Atmosferdeki çöl tozları Güneş’ten gelen ışının bir bölümünü uzaya yansıtır. Böylece Dünya’nın aşırı derecede ısınmasını önlemede rol oynarlar. Bununla birlikte atmosferdeki çöl tozlarının, bulutların içerdiği nemin damlacıklara dönüşmesini sağlayarak yağışları başlattığı da düşünülüyor.
Bir ormandaki göçmen kuşlar, sıcak ülkelere göç etmiş. Kırlangıç, kanadı kırık olduğundan göç edememiş. Kış bastırınca da sığınacak bir yer aramış. Önce meşe, ardından da gürgen ağacına gitmiş. Fakat iki kapı da yüzüne kapanmış. Kırlangıç akşama kadar ağaçtan ağaca gidip kışı geçirebileceği bir yer aramış ama bulamamış. Sonunda bir ardıç ağacının altına konmuş. Ne yapacağını düşünürken ardıç ağacı ona seslenmiş: “Sevgili kırlangıç, seni çok üzgün gördüm. Neyin var?” Kırlangıç, ardıç ağacına başından geçenleri anlatmış. Ardıç ağacı, “Üzülme, ben seni misafir ederim.” demiş. Kırlangıç çok memnun olmuş. Kışı, ardıç ağacının dalları arasında geçirmiş. Bu sürede kırık kanadı da iyileşmiş. Sonraki senelerde kırlangıç diğer göçmen kuşlarla birlikte sıcak ülkelere gidebilmiş. Fakat ardıç ağacını hiç unutmamış. Her sene onu ziyaret etmiş. Ardıç ağacıyla kırlangıcın dostluğu sonsuza dek sürmüş.
Bir bilge, yolculuğu sırasında karşılaştığı bir çocuğa “Eşitsizlikten kurtulmak için bana yardım eder misin?” diye sorar. Çocuğun verdiği cevap çok ilginçtir: “Eşitsizlikten neden kurtulayım ki? Dağları düzleştirecek olursak kuşlar sığınacak yer bulamaz. Nehirlerin ve denizlerin çukurlarını kaldırırsak balıklar ölür. Köyün delisiyle muhtarı aynı yetkiye sahip olursa kim ne yapacağını bilemez. Dünya yeterince büyüktür. O yüzden bırakalım da her şey zıtlıklarıyla devam etsin.”
Nerede bir kahkaha duyarsan
Orada arkadaşlık vardır
Çünkü mutluluk dediğimiz şey
Arkadaşlarımız kadardır.
(Hayrettin Turan)
Türkçenin en lokum sözcüklerinden biridir “dost”. Yoğun kıvamlı, şekerli ama bir o kadar katı; ağızda hemen erimeyen, iz bırakan... “Arkadaş” ise farklıdır, çok daha hafif. Kalorisi düşük tatlı gibidir.
Avusturyalı bir subay anlatıyor:
Çanakkale’de bulunduğumuz günlerden bir gün bizim dinî bayramımızdı. O günü neşe içinde geçirmek ve eğlenmek istiyorduk. Ama savaş hâlinde bulunduğumuz için de bunu imkânsız görüyorduk. Son çare olarak Türklere bir elçi gönderip onlardan bugün olsun ateş açmamaları için söz aldık. Ama hile olup olmayacağı kuşkusu içindeydik. Bununla beraber, eğlencemize devam ederken bize Türk kumandanından hediyeler gönderildiği haberini alıp elçiyi kabul ettim. Bize, adına “ayran” dedikleri içecek göndermişti. Türklerin bu hareketi beni son derece duygulandırmıştı.
Bu dünya ne tuhaf
Alışamadım bir türlü denize
Beş kıtaya, insan sesine
Her gün yeniden düşünüyorum hepsini
Alışamadım desem doğrudur
Ellerime
(Melih Cevdet Anday)
Yıl 1943. Genç Mustafa’nın tayini kütüphaneci olarak Ürgüp Tahsin Ağa Kütüphanesine çıkar. Kütüphanede heyecanla okurları bekler, gelen giden olmaz. Bürokratları ikna eder ve bir eşek alır. Kitapları eşeğe yükler ve köy köy gezmeye başlar. Zamanla insanlar kütüphaneye de gelmeye başlar. Okuma yazma oranının düşüklüğünü görünce okuma yazma kursları vermeye başlar. Halıcılık kursları başlatır, bölgede halıcılığı canlandırır.