Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Daveti: Medine Dönemi - 5

Peygamberimizin bölgedeki komşu devletlerin hükümdarlarına İslam’a davet mektubu göndermesi;

I. İslam’ın evrensel bir din olduğunu gösterir.
II. Müslümanlar kendilerine güvenmeye başlamışlardır.
III. İslam’ın yayılışı hız kazanmıştır.

Hz. Peygamber, önce yakınlarını, sonra Mekkelileri ve daha sonra devlet başkanlarını İslam’ın engin dünyasına davet etmiştir.

Hendek savaşıyla ilgili; 

I. Hicri beşinci yılda olmuştur.
II. Müslümanlar savaş taktiğini istişare ile belirlemiştir.
III. Yahudilerle Müslümanlar arasında gerçekleşmiştir.

Peygamberimiz Uhud savaşından sonra: “Müslümanlar! Bundan sonra tekrar putperest olmanıza imkan yoktur. Bundan zerre endişe etmem. Korktuğum şey, sizin dünyaperest olmanızdır” demiştir.

Bedir Savaşı’nın intikamını almak için Mekkeli müşrikler 625 yılında üç bin kişilik bir ordu hazırlayarak Medine’ye hareket etti. Hz. Peygamber de yaklaşık bin kişilik bir ordu hazırladı. Uhud Dağı’nın stratejik öneme sahip Ayneyn Tepesi’ne arkadan gelebilecek bir saldırı ihtimaline karşılık elli kişilik bir okçu birliği yerleştirdi. Okçulara savaş devam ettiği sürece yerlerinden asla ayrılmamalarını söyledi.

Medine sözleşmesinin imzalanmasıyla;

I. Medine’de barış ve huzur ortamı
II. Din ve inanç özgürlüğü
III. Müslümanların varlığının resmiyet kazanması

“İman edip hicret eden ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihat edenler ve onları barındırıp yardım edenler var ya, işte onlar birbirlerinin velileridir....”
                                                                                                                                                                                                                                      (Hadis)

Bedir savaşı ile ilgili;

I. 626 yılında olmuştur.
II. Müşrikler kazanmıştır.
III. İsmini savaşın gerçekleştiği yer olan su kuyularından alır.

Uhud Savaşı’nın sonucundan cesaret alan Mekkeli müşrikler, 627 yılında on bin kişilik bir ordu hazırladılar. Hz. Peygamber sahabilerle yaptığı istişare sonucunda meydan savaşı yerine savunma savaşı yapmayı kararlaştırdı. Savaşın nasıl yapılması gerektiği konusunda herkesin fikrini sordu. Sahabeden birinin şehrin etrafına hendek kazma fikri uygun görüldü.

• Mekkelilerden biri Medinelilere sığınırsa geri verilecek; ancak Medinelilerden biri Mekkelilere sığınırsa geri verilmeyecektir.
• Arap kabilelerinden dileyen istedikleri tarafla antlaşma yapabilecektir.

Hudeybiye antlaşmasının bu maddelerinden yola çıkılarak;

I. Başlangıçta Müslümanlar Peygamberimize maddeler nedeniyle itiraz etmiştir.
II. Mekkeliler sonradan antlaşmadan vazgeçmişlerdir.
III. Müslümanlar kendilerine sığınan Mekkelileri geri vermemiştir.