Metin Türleri - 1

Bir bahar sabahıydı. Ahmet uykudan yeni uyanmıştı. Bir çift serçenin, pencerenin önünde durduğunu gördü. Yatağından heyecanla kalktı, pencereye doğru koştu. Ahmet’in geldiğini gören serçeler hemen havalandı. Onlara seslenmek için pencereyi açtı ama kuşlar çoktan gözden kaybolmuştu. “Olsun,” dedi “Nasıl olsa yine gelirler!”

Bir varmış, bir yokmuş, Allah’ın kulu çokmuş. Develer tellal iken, pireler berber iken, ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken bir Keloğlan varmış. Günlerden bir gün Keloğlan o sokak benim, bu sokak senin dolaşırken iki taş arasında on para bulmuş ama ne alsam, ne alsam diye düşünüp durmuş. “Üzüm alsam çöpü çıkar. Erik alsam çekirdeği çıkar. Et alsam hani ocak? Ot alsam hani bıçak? İyisi mi kaygısız başım, ağrısız dişim; leblebi alırım da kütür kütür yerim. Artanını da götürür anama veririm.” demiş. Almış leblebiyi, düşmüş yola. (...)

Bir konuda bilgi ve haber vermek, düşündürmek, yönlendirmek gibi amaçlarla yazılan metinlere bilgilendirici metin denir.

Haber yazılarıyla ilgili,

1. Haber değeri taşıyan konular seçilir.
2. Konuyla ilgili bilgi verilir.
3. Gazete, dergi veya internette yayımlanır.
4. Topluma yol göstermeyi amaç edinir,

Hikâye edici metinlerde bir olay veya durum anlatılır. Olaylar; kişi ve varlık kadrosu, yer ve zaman unsurlarına bağlı olarak oluş sırasına göre verilir.

Çok susayan bir güvercin, su içmek için bir dere kıyısına inmiş. Tam eğilip suyunu içerken bir karıncanın suya düştüğünü görmüş. Zavallı karınca, sudan çıkmak için çırpınıp duruyormuş. Güvercin, karıncaya çok acımış. Kıyıdan aldığı bir çöpü suya bırakmış. Karınca da çöpe tutunarak kıyıya çıkmış. Bu sırada oradan geçen bir avcı, güvercini görünce sevinmiş. “Ne güzel bir av!” diye düşünmüş. Her şeyden habersiz güvercine silahını çevirip nişan almış. Karınca bunu görünce avcıyı topuğundan ısırmış. Avcı, acı ile haykırmış. Avcının sesini duyan güvercin havalanıp uçmuş. Böylelikle karınca, güvercinin yaptığı iyiliğin altında kalmamış.