9. Sınıf : Tarih - 5. Ünite : İslam Medeniyetinin Doğuş - Bilim Medeniyeti - Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Bilim tarihçileri, Müslümanların Orta Çağ'da bilime
önemli katkılar yaptığını ancak daha sonraki yüzyıllarda
çeşitli nedenlerle bu alanda gerilemeler yaşandığını ifade etmişlerdir.
Buna göre;
I. Moğol istilasının yaşanması,
II. İspanya’da İslam Devleti’nin yıkılması,
III. Medreselerde pozitif bilimlerin önemini yitirmesi
İslam Devleti’nin sınırlarının genişlemesi sonucunda;
• Müslümanlar farklı kültürlerle karşılaşmış, bu kültürlere karşı ilgi ve merak uyanmıştır.
• Kültürler arası tartışmalarda Müslümanlar kendi inanç ve düşüncelerini tutarlı olarak savunma gereği hissetmişlerdir.
Bu durum;
I. tercüme faaliyetlerine yönelinmesi,
II. çeşitli dinlere mensup bilim insanlarının istihdam edilmesi,
III. eğitim faaliyetlerinin devletin denetim ve tekeline alınması
Rûme Kuyusu, Hicretten sonra Müslümanların su
sıkıntısıyla karşılaşmaları üzerine Hz. Osman tarafından
satın alınarak sebil haline getirilmiştir.
Bu uygulamanın İslam medeniyetindeki;
I. ikta,
II. vakıf,
III. zımmî
• XIV. yüzyılda Kuzey Afrika ve Endülüs’te bulunan İslam devletlerinde çeşitli görevlerde bulundu.
• Kitabu’l İber ve Mukaddime adlı eserleriyle tanınmıştır.
• Doğal çevre ile medeniyetler arasındaki ilişkiye dikkati çekerek sosyoloji ilminin kurucusu olmuştur.
• İngiliz sosyal bilimci Arnold Toynbee tarafından: "Herhangi bir zamanda, herhangi bir ülkede, herhangi bir zihin tarafından oluşturulmuş en büyük tarih felsefesinin sahibi" şeklinde tanımlanmıştır.
Tarih öğretmeni, kimi araştırmacıların İslam tarihindeki
ikta uygulamasını Orta Çağ Avrupası'nda görülen feodalite
kavramına benzettiğini söylemiş ve bunun doğru
bir çıkarım olmadığını eklemiştir.
Buna göre Tarih Öğretmeninin;
I. ikta topraklarının devlet mülkiyetinde olması,
II. köylülerin serbest dolaşım hakkına sahip olması,
III. vergi ve yükümlülüklerin kadı denetimine tabi olması
Endülüs toplumunda fetih yoluyla gelen Müslümanlar
ile birlikte önceden beri bu topraklarda yaşamını
sürdüren Hıristiyan ve Yahudiler de bulunmaktaydı.
Bunların yanında Müslüman olmuş ispanyollar ile
Sakalibe denilen ve Arap kültürünü benimsemiş Slav
asıllı köleler de varlıklarını devam ettirmiştir.
İslam’ın ilk dönemlerinden itibaren çeşitli türden ve farklı
amaçlara hizmet eden vakıflar kurulmuştur: Eğitim-öğretim
vakıfarı, para vakıfları, aş evleri gibi yiyecek-içecek
dağıtan vakıflar, hayvan vakıfları bunlardan bazılarıdır.
Okul kulübünün dijital dergisinde “İslam ve Eğitim” başlığı altında bir yazı kaleme almak isteyen
Göknur’un çalışmasında;
I. Bedir Savaşı'nda ele geçirilen esirlerin okuryazar olanlarından her birinin Medineli on Müslümana okuma yazma öğretmesi karşılığında 4000 dirhem tutarındaki fidyeden muaf tutulması,
II. Kur'ân-ı Kerim’in, “oku” emri ile inmeye başlaması,
III. Mescid-i Nebevî’de “suffe” olarak adlandırılan bir bölümün olması
Tarih Öğretmeni dersinde;
• genellikle “estetik kurallara bağlı kalarak ölçülü yazma sanatı” şeklinde tanımlanır,
• farklı stillerine aklam-ı sitte (altı kalem) denilen muhakkak, reyhani, sülüs, nesih, tevki ve rika adında altı çeşidi geliştirilmiştir