Cümle Yorumlama - 1

Anne kartal, yavrusuna her öğün yemek getirirmiş. Yavru bir güzel afiyetle yermiş her daim. Ama bir gün iştahtan kesilmiş. Anne kartal, ne getirirse getirsin yavru kartal ağzına tek lokma koymamış. Yavrusunun durumuna üzülen anne kartal sormuş:

— Yavrum, neden hiçbir şey yemiyorsun? Getirdiklerimi artık sevmiyor musun?

Yavru kartal:

— Bu zamana kadar çok lezzetli yemekler getirdiğin için çok teşekkür ederim anneciğim. Lâkin ben büyüdüm. Bütün arkadaşlarım kendisi avlanıyor. Ben nasıl avlanılır bilmiyorum. Bana balık yemeyi değil, balık tutmayı öğret. Belki o zaman iştahım yerine gelir, bir şeyler başarmanın hazzını tadabilirim.

I. Hiçbir başarımı tesadüfe borçlu değilim, buluşlarım da tesadüfün değil çalışmalarımın eseridir.
II. Çalışmak çok önemlidir ancak şans yanınızda değilse başarılı olmak mümkün değildir.
III. Başarılı olmada zekânın payı yüzde bir, sıkı çalışmanın payı ise yüzde doksan dokuzdur.
IV. Deha bir işe başlamak için gereklidir ancak o işi bitirmek için alın teri şarttır.

Kitaplığım bir kulenin üçüncü katındadır; birinci katta tapınak, ikinci katta da yalnız kalayım diye sık sık yattığım bir oda ile eklentileri, kitaplığın üstünde ise büyük bir sandık odası vardır.

Topluma ayna tutmayan yazar, inandırıcılığını kaybeder. Okur, bir kitapta neşelerini, kederlerini, özlemlerini; kısaca kendini bulmazsa o kitabı benimseyemez.

Beni mahveden şey; bana yalan söylemen değil, sana bir daha inanmayacak olmamdır.

I. Alanya Kalesi, 6 kilometre uzunluğundaki surlar tarafından çevrilmiştir.
II. Alanya Kalesi, 10 hektarlık bir yarımada üzerindedir.
III. Alanya Kalesi; Helen, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır.

Gaziantep’in Düztepe Mahallesi’nde içme suyu hattı yine patladı. Dumlupınar Sokak’ta patlayan içme suyu hattı hayatı durma noktasına getirdi. Çıkan tazyikli su, metrelerce yükseldi. Şelaleyi andıran görüntülerin oluştuğu mahalle bu kez trafiğe kapatıldı. Geçen seneki patlamada araçlar da zarar görmüştü. Her yıl bu aylarda yaşanan bu olay halkı artık isyan etme noktasına getirdi.

Gerçek bilim, her şeyin üstünde şüphe etmeyi ve cahil olmayı öğretir.

Genç yazar, Cahit Sıtkı’nın yolun yarısı eder, dediği yaştaydı artık. Birçok eser üretmesine rağmen hayatını idare ettirmek için gerekli parayı kazanamıyordu. Arada sırada ek işler yaptığı da oluyordu. Ama yazarlığı hiçbir zaman bırakmadı. Çünkü o, çok para kazanmak için yazmıyordu. Üzüldüğü tek bir husus vardı: Eserlerinin değerinin bilinmemesi. Ama umudunu yitirmiyordu. Değerli bir eser önünde sonunda hak ettiği değeri görür, diyerek kendini teselli ediyordu.

İzmir’deki Efes antik kenti geçen yıl gezdiğim tarihî mekânlar içinde en etkileyici olanıydı.