7. Sınıf : Sosyal Bilgiler - ( 1 - 2 - 3 ) Ünite Genele Tekrar Testi
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Nüfus yoğunluğu: Kilometrekareye düşen kişi sayısıdır
Osmanlı padişahları ve devlet adamları demir yoluna çok büyük ilgi gösterdiler. Sultan Abdülmecit (1839-1861), saray duvarına tren resmi asıyor ve özel doktoruna bu resmi göstererek “Ülkemde bu trenlerin bulunması en büyük arzumdur.” diyordu. Aynı padişah, 1855 yılında devlet adamlarına hitaben yaptığı bir konuşmada, dış borç almamak için çok gayret gösterildiğini ama sonuçta buna mecbur kalındığını vurgulayarak artık borçların ödenmesi ve ülkenin kalkınması için demir yolları yapmanın bir zaruret hâline geldiğini ifade ediyordu. Sultan Abdülaziz (1861-1876) ise tren yolu hattının saray bahçesinden geçmesi söz konusu olduğunda “Memleketime demir yolu yapılsın da isterse sırtımdan geçsin, razıyım.” demek suretiyle demir yoluna verdiği büyük önemi göstermiş oluyordu. (Osmanlı Ansiklopedisi, C. 3, s. 463)
Verilen bu bilgilere göre;
I. İlk demir yolu hattı Sultan Abdülaziz Dönemi’nde yaptırılmıştır.
II. Osmanlı Devleti aldığı dış borçların tamamını demir yolu yapımında kullanmıştır.
III. Osmanlı zamanında demir yolu ulaşımının geliştirilmesi bir devlet politikası hâline getirilmiştir.
IV. Osmanlı Devleti ekonomik olarak yaşadığı sorunları demir yolu ile gerçekleştirilecek olan ticaret sayesinde aşmayı amaçlamaktadır.
Günümüzde iletişim aracı olarak kullanılan Genel Ağ sayesinde bilgiye ve habere ulaşmak eskisine göre daha kolay ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmektedir. E-eğitim sayesinde ilkokuldan yüksek öğretime kadar öğrenciler uzaktan eğitim alabilmektedirler.
Teknolojinin gelişmesi ile Genel Ağ sayesinde haber ve bilgiye pek çok kaynaktan hızlı bir şekilde ulaşma imkânı ortaya çıkmıştır. Bu durum bireylerin kendisini yetiştirmesine yardımcı olduğu gibi aynı zamanda bilgiye ulaşılan kaynakların doğruluğunun da araştırılması sorununu ortaya çıkarmıştır.
Genel Ağ alışveriş alışkanlıklarımızın da değişmesinde etkili olmuştur. Eskiden mağaza mağaza dolaşan tüketiciler günümüzde Genel Ağ sitelerinde dolaşarak beğendikleri ürünü fiyat karşılaştırması da yaparak sanal market, e-alışveriş diye adlandırılan uygulamalardan satın alabilmektedir. E-alışveriş ile yapılan alışverişlerde ürünün satın alınmadan önce denenemesi veya canlı olarak incelenememesi bazı sorunlara da neden olabilmektedir.
Osmanlı Devleti özellikle XVIII. yüzyılın başlarında Avrupa'dan geri kaldığını anlamaya başladı ve bazı ıslahat (yenilik) hareketlerine girişti.
XV ve XVI. yüzyıllarda Avrupa'da yaşanan gelişmelerden bazıları şunlardır:
• Bartelmi Diyaz 1487 yılında Afrika’nın güney ucuna ulaşarak Ümit Burnu’nu keşfetti
Kristof Kolomb 1492 yılında Amerika Kıtasına ulaştı ama buranın yeni bir kıta olduğunu fark edemedi. Ameriko Vespuçi 1507 yılında buranın yeni bir kıta olduğunu ifade etti.
• Vasko dö Gama 1498 yılında Ümit Burnu'nu dolaşarak Hindistan'a ulaştı.
• Macellan'ın 1519 yılında başladığı yolculuğu sırasında öldürülmesi ile yardımcısı Del Kano 1522 yılında yolculuğu tamamladı ve
Dünya'nın yuvarlak olduğunu ispatladı.
“Bu dönemin (Rönesans) en önemli özelliği öğrenme ve anlama çabası ile insanlık için yeni bir dönemin başlayacağı ümidinin uyanmasıdır. XIV. yüzyıldan itibaren bazı bilim insanları, Eski Yunan ve Roma Dönemi’nin kaybolmuş veya unutulmuş el yazmalarını araştırıyor ve yayımlıyorlardı. BizanslI bilim insanları Batı’ya geçerek burada Bizans edebiyatının kütüphanelerini, aydın derneklerini ve akademilerini kurdular. Bu aydınlar daha sonra hümanist olarak adlandırılmışlardır. Hümanistlerin yaptığı çalışmaların neticeleri, matbaanın gelişimi ile yaygınlık kazanmıştır.” (Ayşe Kayapınar ve diğerleri, Ortaçağ-Yeniçağ Avrupa Tarihi)
Dünya üzerinde bazı yerlerin nüfusu fazla iken bazı yerlerin ise nüfusu azdır. Yükseltinin az, iklimin ve ulaşım imkânlarının uygun olduğu verimli alanlar yerleşmeyi olumlu etkilerken yükselti ve eğimin fazla olduğu, ulaşım imkânlarının gelişmediği, iklimin uygun olmadığı yerler ise yerleşmeyi olumsuz yönde etkilemektedir. İnsanların yaşam tarzları ve yerleşmede etkili olan tüm bu faktörler doğal ve beşerî olarak ikiye ayrılmaktadır.
I. Kulak misafiri olmak II. Kulak asmamak
III. Kulak kesilmek IV. Başını dinlemek
Osmanlı Devleti'nin büyümesine etki eden faktörler içinde Balkanlarda fethettiği yerlere Türkmenleri yerleştirmesi (iskân politikası)
etkili olmuştur. Osmanlı Devleti iskân politikasını gerçekleştirirken bazı kurallara göre hareket etmiştir. İskâna tabi tutulanlar ile ilgili
bu kurallardan bazıları şunlardır:
- Halktan vergi alınmazdı.
- Toprak verilerek toprağı ekmesi sağlanırdı.
- Beş yıl iskân ettirilen yerde kalmaları sağlanırdı.
Aralarında sorun olan aileler farklı yerlere iskân ettirilirdi.
Bu bilgilere göre iskân politikası;
I. Toplumun huzur ve güvenliğini sağlamak
II. Fethedilen yerlerdeki hâkimiyetin sürekliliğini sağlamak
III. Tarımsal üretimi artırmak ve devamlılığını sağlamak
IV. Bölgedeki yerli halka ekonomik ayrıcalıklar tanımak
Coğrafi Keşifler ile AvrupalI devletler keşfettikleri yerlerden ülkelerine altın, gümüş gibi değerli madenleri getirdiler. Osmanlı Devleti’nde İpek ve Baharat yollarının önemini yitirmesi, Avrupa’da altının çoğalması ile paranın değerinin düşmesi üzerine Osmanlı Devleti ticareti canlandırmak için ticari ayrıcalık olan kapitülasyonları vermek zorunda kalmıştır.
Coğrafi Keşifler sonunda zenginleşen AvrupalIlar sanata daha fazla değer vermeye başladılar. Sanata önem verilmesi Rönesans’ın doğmasında etkili olmuştur.
Reform hareketleri sırasında Katolikler ile Protestanlar arasında mezhep savaşları yapılmıştır. Bu dönemde Osmanlı Devleti Protestanlardan yana tutum sergileyerek kendisine karşı oluşturulabilecek bir ittifakın önüne geçmiş hem de Avrupa’da sınırlarını daha kolay bir şekilde genişletebilme fırsatı yakalamıştır.
“II. Mehmet ordusuyla şehre girdiğinde halkın bir kısmı Ayasofya’da toplanmıştı. II. Mehmet Ayasofya’da toplanan halka ‘Kalkınız, ben Sultan Mehmet Han, hepinize söylüyorum ki bu andan itibaren hayatınız ve özgürlüğünüz konusunda korkmayınız.’ diye seslenmiştir.” (Tahir Erdoğan Şahin, Osmanlı Tarihi)