6. Sınıf: Din Kültürü - 4. Ünite: Hz. Muhammed'in Hayatı - Hz. Muhammed'in(s.a.v.) Daveti: Mekke Dönemi Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
“Ey örtünüp bürünen (Peygamber!) Kalk ve insanları uyar. Sadece Rabb’ini yücelt. Elbiseni tertemiz tut. Kötü şeyleri terk et.”
(Müddessir suresi, 1-5. ayetler.)
I. Hacer’ül-esvet’in yerine konması hususunda onun hakem olmasına herkesin memnuniyetle razı olduğunu belirtmesi
II. Çocuklara rastladığında onlara selam vermesi
III. Hicret edeceği gün, kendisine bırakılan emanetleri sahiplerine teslim etmek üzere Hz. Ali’yi görevlendirmesi
Ali: Hz. Muhammed’in (s.a.v.) doğup büyüdüğü yer Medine’dir.
Ayşe: Peygamber Efendimiz, 17 Mart 570 tarihinde Mekke’de dünyaya gelmiştir.
Hatice: Peygamber Efendimiz, Medine’de vefat etmiştir.
Hz. Muhammed (s.a.v.) baskılardan dolayı başka bir şehre giderek orada yaşamış ve vefat etmiştir.
Hz. Muhammed’e (s.a.v.) kırk yaşında peygamberliğin gelmesiyle Mekke Dönemi başlamış oldu. Ancak Mekke’deki müşrikler, Müslümanları dinlerinde özgür bırakmadılar. Bu Müslümanlara çeşitli eziyet ve işkence ettiler. Medinelilerin davetiyle Müslümanlar oraya gittiler. Böylece yaklaşık on üç yıl süren Mekke hayatı hicretle son buldu. Müslümanlar, Medine’de yaşamaya başladılar.
Allah (c.c.), yüce ahlak üzere olduğunu beyan ettiği resulünü, peygamberlik öncesi ve sonrasını kuşatacak şekilde üstün bir karakterde yaratmıştır. Bütün hayatı boyunca peygamberliğine uygun örnek bir yaşantı süren Hz. Muhammed’in (s.a.v.) İslam öncesi dönemde en bilinen ve öne çıkan özelliği “eminliği” olmuştur. Ona bu sıfatı bizzat veren Mekkeliler, peygamberlik mücadelesi sırasında kendisine şair, sihirbaz, kâhin diyerek iftira etmişler ancak onun güvenilirliğine söz söyleyememişlerdir.
Hz. Peygamber, Allah’tan aldığı işaretle peygamberlik görevini sürdürmüştür. Başlangıçta putperest Mekkelilerin tepkisini çekmemek için onları İslam’a açıktan davet etmemiştir.
Hz. Muhammed (s.a.v.), Hira Mağarası’nda bulunduğu bir sırada vahiy meleği Cebrail (a.s.) geldi ve ona “Oku!” diye seslendi. Hz. Peygamber, korku ve endişe içerisinde “Ben okuma bilmem." dedi. Cebrail (a.s.) ikinci kez emrini tekrarladı. Hz. Muhammed (s.a.v.) vahiy meleğini aynı şekilde yanıtladı. Cebrail (a.s.) üçüncü kez aynı şekilde seslendiğinde Hz. Muhammed (s.a.v.) “Ne okuyayım?” diye sordu. Bunun üzerine Cebrail (a.s.) Alak suresinin ilk beş ayetini vahyetti.
Putperest bir toplumda yetişmesine rağmen hiçbir zaman putlara tapmamış olan Hz. Peygamber, cahiliyenin çirkin âdetlerinden de uzak durmuştu. Allah resulü, putlara tapmanın anlamsızlığını kavramış olmakla beraber yerine bir şey koyamadığından nasıl hareket edeceğini bilemiyordu. İçinde bulunduğu durumu düşünebilmek tefekkür için yalnızlığı tercih eder olmuştu.