11. Sınıf: Türk Dili ve Edebiyat - 4. Ünite: Makale - Makale Test Soruları - Test Çöz- 2023 Yeni MEB Eğitim Müfredatına Uygun Yeni Nesil 11 Sınıf Türk Dili Edebiyat Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
Eski uygarlıklardan bu yana tarım yapılan topraklarımız özellikle organik madde, azot ve fosfor gibi temel bitki ve besin maddeleri yönünden yoksuldur. Bitkisel üretimin nitelik ve nicelik açısından gerek duyulan düzeye ulaştırılması için topraktaki eksik besin maddelerinin tamamlanması zorunludur. Topraklarımızın besin maddesi ve organik madde gereksiniminin karşılanmasında önemli payı olan hayvan gübresinin %60’ı tezek olarak yakılmaktadır. Öte yandan son yıllarda önemli ölçüde artarak 1976 yılında 5 milyon tona yaklaşan kimyasal gübre tüketim hedefi de yine olması gerekenin çok altındadır.
(I) Makaleler, herhangi bir konuda bilgi vermek, bir fikir veya bir konuya açıklık getirmek amacıyla yazılan bilimsel yazılardır. (II) Makalede görüş ve düşünceler kanıtlara dayandırılarak anlatılır. (III) Sanat, siyaset, iktisat, hukuk, ahlak, spor vb. her konuda makale yazılabilir. (IV) Makale bir gazete ve dergi yazısıdır. (V) Özel bir uzmanlık gerektirmeyen makalenin en belirgin özelliklerinden biri de konunun kişisel bir bakış açısıyla verilmesidir.
İki ya da daha fazla cismin birbirine çarpması çeşitli olayların doğmasına yol açar. Birbirine çarpan iki cismin meydana getireceği olayların üzerinde durulacak bir yan olmadığını düşünenler olabilir. Oysa çarpışmanın doğurduğu olaylar mekaniğin en önemli ve en karmaşık bölümünü meydana getirir. Bu olayların başlıca nitelikleri şunlardır: Her şeyden önce esnek olmayan cisimlerin çarpışmaları arasında bir ayrım gözetmek gerekir. Esnek bir cisim, biçimi bozulduktan sonra kendiliğinden eski biçimini alan cisimdir. Bir mermerin üzerine düşen çelik bir küre, sadece çarpışma noktasında ezilir. Bu noktanın hemen ardından yeniden yuvarlak şeklini alır.
Kuantum düşünce, üst nitelikli bir düşünme biçimidir. Sıradan düşünce biçimleri kendisini tekrar eden, etkisiz ve sınırlı enerjilerdir. Değiştirme ve oluşturma güçleri yoktur. Daha çok kaygı, kuruntu, birbirini çağrıştıran zincirleme hayaller biçiminde akar. Oysa kuantum düşünce, derin düzeyde atom altı alanda etkili olabilecek tarzda bir yaratıcı düşünme biçimidir. Özel bir bilinç düzeyine girerek özel olarak kurgulanmış sözel ve imgesel oluşumları içerir. Bu düzeyde insan, kendi hayatının efendisi durumuna geçer. Kişi, varlığını sürdürmesini sağlayan ortak enerjiyle işbirliğine girdiğinde, tek bir “kişi” olmanın sınırlı olanaklarını aşar, “bütün”ün gücüne ulaşır.
Kaynak gösterme bilim ve sanat etiğinin gereğidir. Hangi biçimde olursa olsun bilgi ileten kişi bilginin kaynağını gösterme sorumluluğunu taşımalıdır. Başkalarının fikirlerini, söylemlerini, eser ve verilerini kaynak göstermeden kullanarak kendine aitmiş gibi sunmaya “intihal” denir. İntihal bir entelektüel hırsızlıktır. İntihal olguları, hukuki olmaktan çok etik boyutuyla irdelense de disiplin soruşturmasına konu olabilir ve diploma iptali, üniversiteden ya da meslekten atılmak gibi çok ciddi sonuçlar doğurabilir. Bilimsel ve sanatsal çalışma sürecinde, bilmeden veya farkında olmadan intihal kapsamına girecek eylemlerde bulunmak, kişiyi sorumluluktan kurtarmaz.
Bu parçadan kaynak gösterme ilkeleriyle ilgili olarak;
I. kaynak göstermenin kurallarının olduğu,
II. intihal (alıntı) yapılabileceği,
III. bilmeden ya da farkında olmadan alıntılama yapılabileceği