Orta Çağ’da Siyasi Yapılar - 1

Orta Çağ Avrupası’nda siyasi yapıyı şekillendiren
ve bu döneme damgasını vuran sistem “feodalizm” olmuştur.
 

Buna göre sosyal, ekonomik ve siyasal içerikli bir süreç olan feodalitenin oluşum ve gelişiminde;
 

I. Avrupa toplumunda tarımın temel ekonomik faaliyet olması,
II. ekonomik faaliyetlerin hacminin daralması,
III. merkezî krallıkların otoritelerinin zayıflaması

Frank kavimlerinin lideri olan Şarlman, 800 yılında Papa
III. Leo’nun elinden giydiği taç ile "Kutsal Roma imparatoru” ilan edilmiştir.
 

Buna göre;
 

I. siyasi yapıların egemenliklerine dinî meşruiyet aradığı,
II. teokratik yönetim anlayışının benimsendiği,
III. otokratik bir siyasi yapının oluştuğu

Roma imparatorluğu I. Teodosios’un 395’te ölümünün
ardından ikiye bölünür. Bölünmeden sonra kurulan Batı
Roma imparatorluğu yüzyıl dahi varlığını sürdüremez
ve 476 yılında yıkılır.

Ünlü tarihçi March Bloch’a göre, feodalite; merkezi devletin
derin bir şekilde güçsüzleştiği ve özellikle de bireyleri
koruma konusunda tamamen yetersiz kaldığı bir dönemde ortaya çıkmıştır.
 

Buna göre Avrupa tarihinde merkezi devletlerin zayıflamasında;
 

I. Katolik Kilisesi’nin güçlenmesi,
II. Kavimler Göçü’nün yaşanması,
III. kent yaşamının zayıflayıp ticari faaliyetlerin zayıflaması,
IV. Haçlı seferlerinin gerçekleşmesi

Bizans imparatoru Konstantinus Roma’daki Apollon
Tapınağı'ndan getirttiği Çemberlitaş’ı 330 yılında
İstanbul’a dikmiştir. Sütunun ilk şeklinde yer alan
Apollon heykelini de kaldırarak yerine kendi heykelini
diktirmiş ayrıca kimi kaynaklara göre de sütunun
kaidesine Hristiyalarca kutsal kabul edilen ikonaları yerleştirtmiştir.
 

Yalnız bu bilgilere göre;
 

I. Bizans İmparatoru Konstantinus’un Hristiyan inancını benimsediği,
II. Bizans merkezi otoritesinin güçlendirilmek istendiği,
III. putperest inanışın yasaklandığı

Orta Çağ Avrupası'nda Germen kavimleri, halk tarafından
kendilerine savaşta komutanlık, barışta ise
liderlik yapması için “seçilen” krallar tarafından yönetilirlerdi.
Bu kralların yetkileri kavimlerinin gelenek ve
göreneklerinden oluşan kurallarla sınırlıydı. Halkına
karşı yükümlülüklerini yerine getirmede eğer yetkilerini
aşar ve gelenek ve göreneklerden oluşan bu
hukuka aykırı davranışlar içerisine girerlerse iktidardan uzaklaştırılabilirlerdi.
 

Buna göre Germen kavimlerinin siyasi ve sosyal yapısıyla ilgili olarak;
 

I. kralların yetkilerini halktan alıp halka karşı sorumlu olduğu,
II. siyasi yapıda demokrasi ile bağdaşan uygulamaların görüldüğü,
III. aristokratik bir toplumsal yapının geliştiği

Bu durumun;
 

I. doğu-batı ticaretinin gelişmesi,
II. Çin kültürünün Yakın Doğu’ya taşınması,
III. sosyal ve kültürel etkileşimin hızlanması

Tarih Öğretmeni dersinde: "Orta Çağ’ın büyük bir bölümünde
Hıristiyanlık, Avrupa’nın birleştiricisi ve kıtanın
siyasi yapısını şekillendiren en büyük paydalarından birisi olmuştur." demiştir.
 

Buna göre Tarih Öğretmeninin bu yargısına;
 

I. ispanya’da Rekonkista hareketinin başlaması,
II. Haçlı seferlerinin yürütülmesi,
III. Batı Roma imparatorluğu’nun Hun ve Avarlara
karşı mücadele etmesi

Tarih Öğretmeni, öğrencisi Ezgi’den Avrupa Tarihi konusunda
bir sunum ödevi hazırlamasını istemiştir. Ödevinin
yönergesinde: 375 ile 1000 yılları arasında kıta
Avrupası’nda etkin olan güçlerin anlatımı istenmiştir.

Kavimler Göçü’nü anlatan yukarıdaki harita dikkate alındığında bu olgunun Avrupa’da;
 

I. siyasi,
II. sosyal,
III. dinî