10. Sınıf : Türk Dili ve Edebiyatı - 5. Ünite : Roman - Tanzimat Romanı Test Soruları
TestSorular'da sadece oturum açmış öğrenciler çözdükleri testlerden puan kazanabilir.
Yok benim amacım puan toplamak değil sadece kendimi geliştirmek istiyorum diyorsan, sorular seni bekliyor.
“Hace-i Evvel” olarak tanınan ….. tarafından kaleme alınan …… adlı eser, Türk edebiyatında ilk polisiye roman örneği kabul edilir.
Zehra ile Mansur kardeş çocuklarıdır. Mansur, Fransa’da doktorluk öğrenimi görmüş; İstanbul’a dönmüş, amcasının konağında Zehra ile karşılaşmıştır. Kız, hanım hanımcık, ağırbaşlı bir taze olmuştur. Birbirlerini severler. Amcaları Şeyh Salih Efendi bu gençleri evlendirip mutluluklarını perçinlemek için mirasçı yapmak niyetindedir. Fakat iki karısı, karılarından birinin Raşit adında hain bir kardeşi vardır. Raşit, kardeşinin çocuğunu tek mirasçı yapabilmek için, Şeyh Salih Efendi’nin diğer kadından olan oğlunu bir araba kazası süsü vererek çocuğun annesini çocuk düşürtmek bahanesiyle ortadan kaldırır. Konağı yakmak, öteki mirasçıları öldürmek üzere iken, Mansur tarafından adaletin pençesine teslim edilir. Zehra Mansur’la evlenir. Mansur bu sıralarda başlayan Rus savaşına gönüllü olarak katılır. Savaş sonu Şam’a gönderilir, hastalanır. Trablusgarp’ta ölür. Mansur çok iyi niyetli, ülkücü bir gençtir. Doktorluktan kazandığı parayla okullar açacak, yoksul halk çocuklarını okutacak, ülkemizdeki yabancı ulusların sö ürgen çıkarlarına karşı koyacaktır. Romanda, Zehra ile Mansur’u evde ders okuyorlarken tanımaya başlarız.
Tanzimat sanatçıları, divan edebiyatında bulunmayan …….. türünü Batı’dan getirmişlerdir.
Fransız kaynaklarıyla temasa geçen Tanzimat Dönemi’nin iki önemli romancısı, kendi dönemlerinde realizm akımı güncel bir konum kazandığı hâlde bu akımı izlemek yerine Avrupa’da eski etkisini ve gücünü kaybetmiş olan romantizmi izlemeyi yeğlediler. ..... popüler romanın, ..... edebî (sanatkârane) romanın öncüsü olarak ortaya çıkarlar. Bu iki romancı romanın kurgusunda, tekniğinde, dil ve üslûbunda ayrılarak iki ayrı damar oluştururlar.
....… , edebiyatın eğitici olması gerektiği kanısındadır. Ama edebiyattan, halka ansiklopedik bilgi vermek yolunda yararlanmak değildi amacı. Çünkü, ona göre çare, ahlakı sağlam, dürüst bir seçkinler grubu yetiştirmekti. “Turfanda mı Yoksa Turfa mı” (1891) romanında idealist, dürüst ve vatansever Mansur Bey tipiyle kafasındaki yönetici aydın tipini sunar.
Yazar, bu romanında Doğu-Batı medeniyeti farklılıklarını, çatışmasını ve Osmanlı toplumuna yeni girmeye başlayan Batı medeniyetinin bazı kesimlerce yanlış ve çarpık bir şekilde taklit edilmeye çalışıldığını ve bu alafrangalık merakının da gülünç durumlara yol açtığını vurgulamaya çalışmaktadır. Buna karşın asıl olarak Batı’dan alınması gereken faydalı unsurlarla Osmanlılık ve İslâmlık değerlerinin nasıl uyum içinde ve doğru bir biçimde senteze ulaştırılabileceğinin somut örneğini ortaya koymaktadır. Yazar, bu romanında şekilde ve kabukta kalan yanlış Batılılaşma anlayışıyla aklı başında, ne yaptığını bilen, kendi kişilik ve kimliğini koruyabilen ve aşağılık duygusu içinde olmayan kitlenin özde kavranan yerli ve millî duruş anlayışını kişiliklerine uygun isim verilmiş iki tipin karşılaştırılmasıyla ortaya koymaktadır.
......... , Türk edebiyatında alafranga züppe tipiyle alay eden bir romandır. Türkiye’nin Batılılaşması yolunda önemli bir sorun olarak karşımıza çıkan kültür yozlaşmasını ve bu yozlaşma karşısında genç kuşakların takındığı yanlış tavrı öyküleştirir. Romanın konusu, küçük yaştan itibaren yanlış yolda yetiştirilen alafranga bir gencin -Bihruz’un- babadan kalma servetini kontrolsüzce harcaması ve aşk arayışı etrafında şekillenir.
Tanzimat Dönemi romanlarında olayların tamamı birinci derecedeki kahramanın çevresinde oluşur. Zaman ve mekânla bütünleşmiş hayat değil, kahramanın bireysel istekleri söz konusudur. Bireyin hayatla ilişkisi yok denecek kadar azdır. Asli kişi bir tavrın, bir dünya görüşünün temsilcisi durumundadır. romanının Ali Bey’i mirasyedi, ..... romanının Bihruz Bey’i züppe, ..... romanının Celal Bey’i paşazadedir.